Eleştirmenlerin Dillerinden Halen Düşmeyen Aksiyon Filmleri
Film eleştirmenleri, bazen oldukça sert eleştirilerde bulunabiliyorlar. Eğer bir filmde hoşlarına gitmeyen bir unsur varsa, bunu açıkça ifade etmekten çekinmiyorlar ve bu görüşlerini takipçileriyle paylaşarak geniş bir kitleye ulaşıyorlar.
Bu durum, izleyicilerin film hakkında daha fazla bilgi edinmelerine yardımcı olabilirken, aynı zamanda yapımcılar ve yönetmenler için de zorlu bir süreç yaratabiliyor. Eleştirmenlerin görüşleri, bir filmin başarısını ya da başarısızlığını etkileyen önemli bir faktör haline gelebiliyor.
Son dönemlerde film eleştirmenleri, sinema dünyasında oldukça belirgin bir rol üstlenmiş durumdalar. Sinema izleyicileri, bir filmi izlemeye karar vermeden önce, zamanlarının boşa gidip gitmeyeceği veya filmin kalitesi hakkında tereddüt yaşıyorlarsa, genellikle eleştirmenlerin yazılarına başvuruyorlar. Eleştirmenlerin görüşleri, bir filmin daha fazla izlenip izlenmeyeceği konusunda önemli bir etkiye sahiptir. Eleştirmenleri tatmin etmek zorlayıcı olabilir, ancak imkânsız değildir. Olumlu eleştiriler almış ve izlenmesi önerilen birçok film bulunmaktadır. Bu yapımlar, izleyiciler üzerinde uzun süreli bir etki bırakmayı başarmışlardır. Bir eleştirmenin bir film hakkında olumlu yorum yapması, o filmin izlenme oranını artıran en önemli faktörlerden biridir. Bu yazıda, eleştirmenlerin uzun süre boyunca gündemlerinde kalan filmleri derledik.
Film eleştirmenleri, izleyicilerin sinema deneyimlerini şekillendiren önemli bir unsurdur. Birçok izleyici, hangi filmin izlenmeye değer olduğunu anlamak için eleştirmenlerin görüşlerine başvurur. Eleştirmenlerin değerlendirmeleri, bir filmin izlenme oranını etkileyen kritik bir faktördür. Eleştirmenleri memnun etmek zor olsa da, bu durum imkânsız değildir. Olumlu eleştiriler almış ve izlenmesi önerilen birçok film, izleyiciler üzerinde kalıcı bir etki bırakmayı başarmıştır. Eleştirmenlerin bir film hakkında yaptığı olumlu yorumlar, o filmin izlenme sayısını artıran en önemli etkenlerden biridir. İşte bu yazıda, eleştirmenlerin uzun süre boyunca konuştuğu ve dikkat çeken filmleri sizler için derledik.
Sert bir adam, herkesin cesaret edemediği bir eylemle yıldız haline geldi. Her zaman polislerden bir adım önde olmayı başardı ve bir bankayı soymadan önce mutlaka bir kadeh viski içerdi. Dağınık bir aile ortamında büyüyen Attila, sorunlu bir gençlik dönemi geçirdi; hatta bir süre ıslah evinde kaldı. Transilvanya'dan Macaristan'a kaçışının ardında oldukça garip bir olay yatıyordu. Ancak yeni hayatı, eski yaşamından çok daha zorlu bir hale geldi. Bir hokey takımında kaleci olarak görev yapıyordu, ama hâlâ maddi sıkıntılar yaşıyordu ve bir kız arkadaşı yoktu. Fakat sonunda gerçekten yetenekli olduğu bir alanda kendini buldu.
Dom Cobb, zihnin en savunmasız olduğu uyku anlarında bilinçaltının derinliklerinden değerli sırları çalan, tehlikeli yıkım konusunda uzmanlaşmış bir hırsızdır. Cobb'un sahip olduğu bu nadir yetenek, onu kurumsal casusluğun acımasız dünyasında aranan bir figür haline getirmiştir; ancak bu durum, onu uluslararası bir kaçak durumuna düşürmüş ve sevdiklerinden uzaklaştırmıştır. Şimdi, Cobb'a geçmişteki hatalarını telafi etme fırsatı sunuluyor. Son işinin başarıyla tamamlanması, ona hayatını geri kazandırabilir; ancak bu, imkansızı başarması gerektiği anlamına geliyor. Cobb ve uzman ekibi, doğrudan bir hırsızlık gerçekleştirmek yerine, tam tersini yapmayı hedeflemelidir.
1988 yılında yağmurlu bir gecede, sarhoş bir adam olan Oh Dae-Su, esrarengiz bir şekilde kaçırılır. Penceresiz, tuhaf bir otel odasında gözlerini açan Oh Dae-Su, bilinmeyen bir sebepten ötürü hapsedilmiştir. Onu tutan görünmez güçler, intihar etmesini engellemek amacıyla onu düzenli olarak besleyip uyuşturmakta ve ona yalnızca renkli bir televizyon sunmaktadır. On beş uzun yıl süren bu esaretin ardından, kafası karışık bir halde serbest bırakılan Oh Dae-Su, şimdi acımasız bir şekilde onu hapsedenlerin gizemini çözmek ve bilinmeyen işkencecisine karşı intikam almak için harekete geçecektir.
**Trust Issues**, Georgia'nın Macon şehrinde çete kültürünün evrimine odaklanan bir gerilim-komedi filmi. Lockdogg Reynolds, Grave Digg olarak uzun bir hapis süresinin ardından, hatırladığından çok farklı bir dünyaya geri döner. Digga, Wank çetesinin lideri Jodie Mosley ile birlikte, onun yokluğunda gerçekleşen bazı değişiklikleri anlamakta zorlandığından endişelidir. Her ikisi de kritik seçimlerle yüzleşirken, Digga bu yeni ortamda eski alışkanlıklarına geri dönmeden ilerlemek zorundadır.
Rakip çete lideri Sergio'yu canlandıran Jon Clawd, Digga'nın eski hayatına dönüşü sırasında ona çeşitli ilginç zorluklar sunar. Bu durum, Digga'nın yeni dünyada nasıl bir yol çizeceği konusunda önemli bir etki yaratır. Eski yöntemlerine dönmeden, bu karmaşık ilişkiler ve çatışmalar arasında denge kurmak zorundadır.
1982 yılında, Güney Afrika'nın Johannesburg şehrinde devasa bir uzaylı gemisi, "Karides" olarak adlandırılan bir popülasyonla birlikte belirdi. Yirmi sekiz yıl sonra, insanlığın bu duruma dair algısı zayıfladı. Yabancıların hapsedildiği mülteci kampı, zamanla sefalet ve kötü muamele ile dolu bir militarize getto olan Bölge 9'a dönüştü.
2010 yılında, askeri teçhizat üreten Multi-National United şirketi, bu bölgedeki sakinleri zorla tahliye etmek için Wikus van der Merwe ile bir anlaşma yaptı. Operasyon sırasında, Wikus, tuhaf bir uzaylı kimyasalına maruz kalır ve bu noktada yalnızca iki yeni "karides dostunun" yardımına güvenmek zorunda kalır.
Bu gerilim dolu drama, kocası hapiste olan bir kadının, bazen çocuğuna bakan komşusuna aşık olma çabasıyla karanlık geçmişinden kaçışını konu alıyor. Kadın, aynı zamanda araba tamircisi, Hollywood dublörü ve şoför olarak çalışan gizemli bir adamın peşine düşüyor. Bu süreçte, araba tamircisinin patronu, çetesinin parasıyla bir yarış takımı kurma hayalleri peşindedir; bu da, kahramanımızın yarış takımının ana sürücüsü olarak kullanılacağı anlamına geliyor.
Kahramanımız, sevdiği kadınla evli bir adamla tanıştığında, beklediğinden çok daha fazlasıyla karşılaşır. Bu durum, onun hayatında beklenmedik dönüşlere ve karmaşık ilişkilere yol açar. Karanlık geçmişiyle yüzleşirken, aynı zamanda yeni duyguların ve tehlikelerin içine sürüklenir.
Uzak bir gelecekte, Evey Hammond, acımasız ve faşist bir yönetim olan Norsefire Partisi'nin bir üyesi olarak sıradan bir Birleşik Krallık vatandaşıdır. Ulusal İngiliz televizyon ağında çalışan Evey, kısa süre içinde devletin en büyük düşmanı haline gelen esrarengiz bir özgürlük savaşçısı olan V ile karşılaşır. V, Evey'e yeraltındaki sığınağında en az bir yıl boyunca kalması gerektiğini söyler. Başta bu duruma karşı çıkan Evey, zamanla V ile derin bir bağ kurar.
Bu süreçte, V'nin gizemli geçmişi, onu yakalamakla görevli olan polis müfettişi Eric Finch'e yavaş yavaş açığa çıkmaya başlar. Finch, V'nin geçmişini araştırırken, hükümetinin temsil ettiği her şeyi sorgulamaya başlaması için çok geçmez.
1858 yılında ödül avcısı King Schultz, aradığı kişileri bulabilmek için Django adında bir köleyi arar ve onu satın alır. Django, Schultz'un yardımına ihtiyaç duyduğu adamları bulduğunda, eski sahibi tarafından ayrı bir şekilde satılan karısı Broomhilda'yı bulmak istemektedir. Schultz, Django'ya onunla birlikte kalmayı ve iş ortağı olmayı teklif ederek, karısını bulmasına yardım edeceğini söyler. Daha sonra, Broomhilda'nın Mississippi'deki bir plantasyona satıldığını öğrenirler. Onu almak istediklerini açıkça ifade edemeyeceklerini bildiklerinden, ev sahibine ulaşabilmek için bir plan yaparlar.
Django ve Schultz, Broomhilda'yı kurtarmak için bir araya geldiklerinde, karşılarına çıkan zorlukları aşmak adına stratejik bir yaklaşım benimserler. Planları, ev sahibinin güvenini kazanarak, Broomhilda'yı kurtarmak için bir yol bulmaktır. Bu süreçte, Schultz'un deneyimi ve Django'nun kararlılığı, ikilinin hedeflerine ulaşmalarında önemli bir rol oynar. Django, karısını kurtarma arzusuyla dolup taşarken, Schultz da ona destek olmanın yanı sıra kendi ödül avcılığı kariyerini sürdürmeyi hedefler.
Gelecekte, mutantlar, güçlü Sentinel robotları tarafından avlanmakta ve bu süreçte onlara yardım eden insanlar tarafından yok edilmektedir. Profesör Xavier, Wolverine, Magneto, Storm, Kitty Pryde ve diğer arkadaşları, Çin'deki bir manastırda bir araya gelirler. Xavier, Dr. Bolivar'ın cinayetinde yakalanan Mystique'in DNA'sının kullanılarak yaratıldığını açıklar. Mystique'in niyetlerinden uzaklaşmasına yardımcı olmak amacıyla, Charles Xavier ve Erik Lehnsherr, Pryde'ın yeteneğinden faydalanarak bir plan yaparlar ve tek seçeneklerinin 1973 yılına geri dönmek olduğunu belirtirler. Ancak, zaman yolculuğuna yalnızca Wolverine'in dayanabileceği ortaya çıkar.
Bu karanlık gelecekte, mutantların hayatta kalma mücadelesi, güçlü düşmanlarla dolu bir dünyada sürmektedir. Profesör Xavier ve ekibi, geçmişe dönerek bu durumu değiştirme umuduyla yola çıkarlar. Mystique'in DNA'sının kullanılması, onların planlarını daha da karmaşık hale getirirken, Pryde'ın yeteneği, geçmişe dönüş yolculuğunda kritik bir rol oynamaktadır. Ancak, bu tehlikeli yolculukta yalnızca Wolverine'in dayanıklılığı, onları geçmişe götürebilecek tek unsurdur.
Blade Runner olaylarının üzerinden 30 yıl geçtikten sonra, 2049 yılında, replikantlar olarak adlandırılan biyoteknik varlıklar kölelik koşullarında yaşamaktadır. Nexus-9 serisi bir kopya olan K, Los Angeles Polis Departmanı'nda bir bıçak koşucusu olarak görev yapmaktadır. Görevi, sahte replikantları avlamak ve onları geri çekilmeye zorlamaktır. K, bir Nexus-8 kopyası olan Sapper Morton'u emekli ettikten sonra, Morton'un protein çiftliğinde bir ağacın altında gizlenmiş bir sandık keşfeder. Bu kutunun içeriği, sezaryen sırasında hayatını kaybeden bir dişi üreme organının kalıntılarını barındırmaktadır. Bu durum, daha önce imkansız olduğu düşünülen biyolojik üreme yeteneğine sahip olabileceklerini göstermektedir.