Elbette, gülmek insanın en temel ihtiyaçlarından biridir. Hayatın zorlukları ve stresleri arasında, gülümsemek ruh halimizi iyileştiren önemli bir unsurdur. Gülmemizi sağlayan pek çok yöntem mevcut; ancak komedi filmleri, bu konuda özel bir yere sahiptir.
Komedi filmleri, izleyicilere eğlenceli anlar sunarak gülmeyi teşvik eder. Bu tür filmler, mizah anlayışımızı beslerken aynı zamanda sosyal etkileşimlerimizi de güçlendirir. Gülmek, sadece bir eğlence aracı değil, aynı zamanda insanları bir araya getiren bir bağdır.
Komedi filmleri, sinemanın ilk günlerinden bu yana varlığını sürdüren ve izleyicilere keyif veren yapımlardır. Sinema ile hiç ilgisi olmayan birinin bile gülümsemesine neden olabilen bu filmler, zamanla daha da zenginleşmiş ve gelişmiştir. Geçmişten günümüze, sinema dünyasında binlerce komedi filmi ortaya çıkmış olsa da, bu yapımların oyunculuk kalitesi ve hikâye derinliği her geçen gün artarak izleyicilere daha fazla keyif sunmaktadır. 2000’li yılların başlarından itibaren, sinema sektöründe büyük bir devrim yaratan hd filmleri, bu dönemde büyük bir ilgiyle karşılanmış ve sinemaseverlerin dikkatini çekmeyi başarmıştır. İzleyicilerin kahkahalarla dolu anlara tanıklık edeceği, her sahnesi ayrı bir komedi unsuru barındıran bu filmler, gülmek isteyen herkesin mutlaka izlemesi gereken yapımlardır. İşte 21. Yüzyılın en iyi komedi filmleri …
Film, dünya çapında tanınan komedi ikilisi Stan Laurel ve Oliver Hardy'nin hikayesini ele alıyor. Gösterilerini ve performanslarını İngiltere'de sürdüren bu ikili, son bir veda turuna çıkarak ülkeyi baştan sona dolaşmaya karar verir. Ancak bu süreçte, aralarındaki çözülmemiş sorunlar da gün yüzüne çıkar. Her iki sanatçının da birbirleriyle olan çatışmaları yeniden alevlenirken, Hardy'nin sağlık durumu giderek kötüleşmektedir. Ekip, bu son görevlerini başarıyla tamamlamak için tüm zorluklara göğüs germek zorundadır.
Ron, döneminin en önde gelen yayıncılarından biridir ve yanında mükemmel bir ekip bulunmaktadır. Uzun yıllar boyunca en iyi haber ve muhabir pozisyonunu elinde tutan Ron, kendine son derece güvenen bir kişilik sergilemektedir. Ancak, televizyon kanalı yeni bir haber muhabiri işe alır. Ron, bu spikerin bir kadın olmasından dolayı onu ciddiye almaz; fakat kısa süre içinde bu kadının onun yerini alacağına dair sinyaller, kanalın her köşesinde hissedilmeye başlar. Artık Ron'un tek bir amacı vardır: kariyeri için her ne olursa olsun mücadele etmek.
İki lisanssız boks organizatörü, boks dünyasının en büyük yıldızlarından birini maça katılmaya ikna etmesiyle hikaye başlar. Maç başladığında Gypsy Mickey, kuralları bir kenara bırakıp kendi yöntemleriyle dövüşmeye karar verir. Ancak, olaylar beklenmedik bir şekilde gelişir ve büyük bir tehlike ortaya çıkar. Londra'daki maç sırasında 86 karatlık bir elmas kaybolur. Franky, elması çalan kişi olarak yakalanır. Bu durumu öğrenen kuzeni Avi, Franky'yi elmasın gerçek hırsızını bulması için Londra'ya gönderir ve böylece büyük bir macera başlar.
Bu komedi filminde, New York'taki dairesinde penguenlerle yaşayan Tom Popper'ın eğlenceli hikayesi ele alınıyor. Aslında oldukça başarılı bir iş adamı olan Tom, bir gün altı penguen edinir ve bu durum onun hayatında beklenmedik maceralara yol açar. Bu altı penguen, Tom'un iş yaşamını bile etkileyince, olaylar komik bir şekilde gelişir. Tom, bu altı penguene bir baba gibi yaklaşabilecek mi? Bir apartman dairesinde altı penguene nasıl bakılır?
Tom'un hayatı, penguenlerin dairesine girmesiyle birlikte tamamen değişir. Onların getirdiği neşe ve karmaşa, Tom'un iş hayatında da etkisini gösterir. Bu durum, Tom'un hem kişisel hem de profesyonel yaşamında komik ve ilginç anların yaşanmasına neden olur. Peki, Tom bu sevimli hayvanlarla başa çıkabilecek mi? Bir şehir dairesinde altı penguene nasıl bir yaşam alanı sağlanır?
Bir arkadaşının düğününden sadece iki gün önce, damadın eski dostları bekarlığa veda partisi için Las Vegas'a doğru yola çıkarlar. Ancak, parti sabahı sarhoş bir şekilde uyanmalarıyla birlikte, kiraladıkları lüks dairede bir kaplan, tavuklar ve dolapta ağlayan altı aylık bir bebekle karşılaşırlar. Üstelik, damadın nerede olduğu hakkında hiçbir bilgi yoktur. Önceki geceye dair hiçbir şey hatırlamayan üç arkadaş, olayların nasıl bu hale geldiğini anlamak için ipuçlarını takip etmek zorundadır. En acil mesele ise, damadı bulup düğün için zamanında Los Angeles'a dönmektir.
Kick Ass 2 filminde, amatör bir süper kahraman grubunun başından geçen heyecan dolu olaylar anlatılmaktadır. Bu kahramanlar, bir gün beklenmedik bir şekilde Red Mist tarafından yakalanırlar. Bu durumun ardından, onların hayatlarını kurtarabilecek tek kişi Hit Girl'dür. Suikastçı kimliğiyle tanınan Hit Girl ve halk kahramanı Kick Ass, normal yaşamlarına devam ederken, aksiyon ve komedi dolu bir hikâyede bir araya gelirler. Süper kahramanlar ekibi kurma kararı aldıklarında, olaylar hızla gelişmeye başlar.
Mindy ve Dave, sıradan hayatlarını sürdürürken, karşılaştıkları zorluklar onları yeniden bir araya getirir. Bu ikili, süper kahramanlık yolculuklarına devam ederken, hem eğlenceli hem de tehlikeli anlarla dolu bir serüvene atılırlar. Süper kahramanlar ekibi oluşturma kararı, onları beklenmedik maceralara sürüklerken, dostluk ve cesaret temalarını da ön plana çıkarır.
Filmde, ünlü bir tiyatro oyununda başrolü üstlenen ana karakter Riggan, provalar sırasında beklenmedik bir şekilde yaralanır ve bu durum, rolünün acilen değiştirilmesini gerektirir. Lesley ve en yakın arkadaşı Jake'in önerisi doğrultusunda, eski popüler yıldız Mike Shiner, ana karakterin yeni yüzü olarak sahneye çıkacaktır. Mike, sahneye hazırlık yaparken, aktris olan kız arkadaşı Laura, kişisel asistanı Sam'in kızı ve titiz eski eşi Sylvia ile başa çıkmak zorunda kalır. Olaylar bu karmaşık ilişkiler içinde gelişir…
Filmde Susan Cooper, aslında CIA için çalışan bir analisttir ve başarılı operasyonların arka planda kalan kahramanlarından biridir. Ancak, ortağı Bradley Fine ve Briton Rick Ford'un önemli bir biyolojik silah misyonuna dahil olmasıyla birlikte, Cooper kendini tehlikeli bir göreve katılmaya gönüllü bulur. Bu noktadan sonra, olaylar beklenmedik bir şekilde hem komik hem de aksiyon dolu bir hal alır.
Yeni bir ajan olarak yabancı bir durumla yüzleşen Susan, dünyayı büyük bir felaketten kurtarmak zorunda kaldığında, olayların akışı tamamen değişir.
Bu absürt olayların işlendiği komedi filminde, Tanrı, eşi ve kızıyla birlikte sıradan bir yaşam süren bir Belçika vatandaşı olarak tasvir edilmektedir. Ancak, bu sıradan birey aslında Dünya'nın yönetiminde önemli bir rol oynamaktadır. Bir gün, beklenmedik bir şekilde kızıyla tartışma yaşar. Kızının babasına duyduğu öfke, onu gizlice babasının bilgisayarını karıştırmaya iter ve bu eylem, tüm dünyayı kaosa sürükleyecek sonuçlar doğurur.
Baba ve kızı arasındaki ilişki gerginleşirken, Dünya büyük bir karmaşa ile yüzleşmek zorunda kalır. Kızının yaptığı bu müdahale, sadece aile içindeki dinamikleri değil, aynı zamanda evrensel dengeyi de tehdit eder. Bu durum, hem baba-kız ilişkisini sarsar hem de tüm insanlığı etkileyen bir dizi olayın tetikleyicisi olur.